Ayten Turan
  1. Haberler
  2. Yazarlar
  3. KÖŞE YAZISI
  4. Güçlü Kadının Cezası: Alkış Beklerken, Sessizlikle Ödüllendirilmek

Güçlü Kadının Cezası: Alkış Beklerken, Sessizlikle Ödüllendirilmek

featured
Paylaş

Bu Yazıyı Paylaş

veya linki kopyala
Bir kadın güçlenmeye başladığında, etrafındaki alkış sesleri önce yükselir…
Sonra yavaş yavaş azalır.
En başta “Seninle gurur duyuyorum” diyenler, bir süre sonra sessizleşir.
Gözlerinde o parıltı kaybolur.
Sonra anlarsın  sen güçlendikçe, onların konforu sarsılmıştır.
Kadının başarısı bu ülkede hâlâ kutlanmaz, tartılır.
“Acaba kimin sayesinde yükseldi?”
“Bu kadar hırslı olmasa sevilirdi.”
“Kadın dediğin biraz mütevazı olmalı.”
İşte toplumun başarısı değil, bahanesi hiç eksik olmaz.
Çünkü bir kadın kendi ayakları üzerinde durduğunda, birçok insan aynadaki eksikliğini görür.
Ve o eksiklik, en sarsıcı yüzleşmedir.
Kadın yükseldikçe çevresi daralır.
Çünkü çoğu insan, kadının güçlü olmasını değil; kendine muhtaç kalmasını ister.
Oysa kadın artık kimseye yaslanmadan yürümeyi öğrenmiştir.
Bu yüzden rahatsız olurlar  onun cesaretinden, dik duruşundan, korkusuzca konuşmasından.
Toplumun yıllarca “sus” dediği kadın, şimdi konuşuyordur.
Ve bu, çoğu insan için tahammül edilemez bir tabloya dönüşür.
Kadının başarısı, erkek egosunu değil sadece; kadın dayanışmasının da sahteliğini açığa çıkarır.
Birçok kadın, başka bir kadının başarısına “ilham” duymak yerine, onu “rakip” olarak görür.
Erkekler “kadın işi değil” diye küçümserken, bazı kadınlar da “fazla parladı” diye içten içe rahatsız olur.
Oysa parlayan biri diğerini gölgelemez; sadece ışığın nereden geldiğini gösterir.
Ama işte, bizde ışık değil, gölge konuşulur.
Kadın başarılı olduğunda “şansı yaver gitti” denir,
emek verse bile “bir destekçisi vardır mutlaka.”
Kimse o uykusuz geceleri, o sessiz direnişleri, o kendi kendini ayağa kaldırışları görmek istemez.
Çünkü görmek, sorumluluk gerektirir.
Ve bu toplum, sorumluluk almaktan korkar ama yargılamaktan asla vazgeçmez.
Kadınlar güçlü oldukça, etrafındakilerin maskeleri düşer. hepsi bir bir ortaya çıkar.
Belki de bu yüzden yalnızlaşır kadın.
Ama o yalnızlık bir eksiklik değil, arınmadır.
Çünkü gerçekten güçlü bir kadın, kalabalığa ihtiyaç duymaz.
Güçlü kadın, sessizliğinde bile yankı bırakır.
Onu rahatsız olanlar değil, susturamadıkları hatırlatır.
Ve belki de tüm korkuları bu yüzdendir:
Bir kadının gücü, artık kimseye minnet duymamasıdır.
O gün geldiğinde, toplumun en büyük ezberi bozulur.
İşte ezber bozan kadınlar var oldukça ülkemizde insanlar her ne kadar rahatsız olsalarda,  feyz alır…
Neden bende olmayayım diye kendilerini sorgularlar ve sorgulayan toplumlar her zaman bir adım önde olurlar.
Ezber bozun hanımlar, ezber bozun doğru yoldasınız.

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir

Giriş Yap

Yeni Odak Gazetesi ayrıcalıklarından yararlanmak için hemen giriş yapın veya hesap oluşturun, üstelik tamamen ücretsiz!