Günlerdir içimi sızlatan bir olay olan, Sayın Bahçeli’nin sözde açılımı olarak nitelendirdiği terör örgütü ele başını meclise çağırması ile başlayan süreç ve bu süreçi hiç bir yere koyamama, bu süreçte olan olayların akıl tutulması gibi hissizleşerek takip etmeye çalışmam sonucunda ne yazacağımı bilmeden, içim sızlaya sızlaya yazmak istiyorum.
Özellikle bugün kendi kasabamın şehidi Berkay Işık’ın anma programı için Cihet Derneğinin kasabamıza gittiği ve bugün yoğun duygular içinde kasabamın acısını hissettiğim bir gün yazmak istemem bu yoğun duygu içinde kendimi daha iyi ifade edeceğimi düşündüğüm içindir.
Sayın Bahçeli’nin sözlerini ilk duyduğum gün aklıma gelen…
Seçim süreci içinde ( eğer CHP kazanırsa terör örgütünün başının serbest bırakılacağını ) söylemesi olmuştu.
Halkı bu şekilde yanıltıcı bilgilerle söyledikleri, bugün yaptıklarıyla pek bağdaşmadığı gibi MHP nin misyonuna da, asla uymuyor.
Gerçekten siyasilerin bugünlerde yaptıkları nereye koyarsak koyalım, bir akıl tutulması gibi mantık dışı geliyor bana…
Milletini bayrağını ülkesini seven ve çevremdeki, insanların benim fazla milliyetçi olduğum söylemelerini göz önüne alırsak, aşırı milliyet duygularıyla beslendiğini düşündüğüm bir parti liderinin bu şekilde davranması ve diğer partililerin bu konuda ki, sessizliği beni çok şaşırtıyor.
Her zaman CHP li olmaktan gurur duymuş ve altı okun hakkını verdiğimi düşünmüşümdür.
Bunun yanında birçok başka siyasi düşünce ve yolunda olan dostlarımında olduğu aşikardır, hem dostlarım hemde bazı araştırmalarım için ülkü ocaklarına gitmişliğim ve buralarda VATAN BAYRAK sevdasını görmüşlüğümde vardır.
Ne kadar siyasi yolumuz ayrı da olsa VATAN BAYRAK dendiği zaman ki, düşüncelerimiz aynıdır.
Türk halkı vatanına bayrağına ve şehidine sahip çıkar. Milletinin canını yakanı affetmez diye düşünmüşümdür.
Peki bugünlerde olan nedir?
2012 Yılında değerli gazeteci Mehmet Ali Birand’ın bir konuşmasında terör örgütü başının bir gün meclise çağırılacağını ve bunun 2024/25 yıllarında olacağını söylemesi tesadüf mü, yoksa bir bildiği var mıydı? Bu konuşmayı yıllar önce dinlediğimde asla konduramamış değerli gazetecimizin bu konuda yanıldığını düşünmüştüm.
( Sayın Birand’ın konuşmasını internet yayınlarında bulabilirsiniz )
Daha da enteresanı MHP dışında ki, partilerin maalesef ki CHP de, diyebilirim…
Çokta soğuk bakmadıkları gibi şaşırmıyorlarda, acaba bu olay yıllardır meclisin arka ofislerinde konuşuluyor muydu? Sorusunu aklıma getiriyor.
Siyasette tuhaflıklar bunlada kalmıyor.
Dem Partililer İmralı’ya gidiyor, dönüşte devlet erkanıyla karşılanıyor, bu karşılananların içinde Sayın Ahmet Türk’de var, ne kadar onaylayalım onaylamayalım kendi çevresinde seçilmiş sonra makamına kayyum atanmış biri…
Peki bu kişi devlet erkanı ile karşılanıyorsa, makamını kayyum nasıl yönetebiliyor, bunun bir açıklanması gerekmiyor mu?
Ve sonra DEM Partililer İmralıdan aldıkları bilgileri bütün siyasi partileri ziyaret ederek aktaracağını bildiriyor ve bunuda yapıyorlar.
Sadece bu olanlar beni mi şaşırtıyor, yoksa gerçekten yanlış giden birşeyler mi var?
Ya Şehitlerimiz, yürekleri hiç soğumayan alev alev yanan şehit anaları aileleri, katledilen öğretmenlerimiz, sağlık görevlilerimiz, el kadar kaçırılıp, dağlara götürülen, eğitim hakları aile hakları ellerinden alınan, gençlerimiz, bunları hiç düşünen yok mu?
Bu çekilen acıların hesabını nasıl vereceğiz, bugünlerde olanları gelecekte şehit evlatlarına nasıl anlatacağız, bunlar sadece beni mi, düşündürüyor? Sanmıyorum ama olanları da, anlamıyorum.
Elbette hepimiz ülkemizde barış istiyoruz, silahlar bırakılsın istiyoruz, siyasilerimizin ülkeyi huzurlu bir ortam içinde görmek için çaba gösterdiğini düşünmek istiyoruz.
Ama bugünlerde olanlar acı verdiği gibi mantıkta almıyor.
Ülke olarak yarın ne olacağını bilmiyor, zamanın bizlere ne getireceği konusunda tereddütler yaşıyoruz tek bildiğimiz.
Bu vatana, bu topraklara ve Türk askerine insanına el uzatanların, canını yakanların, cezasız kalmaması gerektiğidir.
O yüzden değerli siyasilerimizin bu ince hayati konuda tekrar düşünmeleri gerektiğini ve bu konuda Türk Halkını iyi gözlemleyip doğru bir yolla ilerlemeleridir.
Bütün şehitlerimize…
Rahat uyuyun, bu ülke sizi yok edenleri, analarınızın göz yaşlarını kurutanları, asla affetmez diyerek TÜRK SİYASETİNİNDE gereken neyse yapacağına inanarak yazımı noktalamak istiyorum.
İnanmak istiyorum…