Yusuf Ziya Leblebici
  1. Haberler
  2. Yazarlar
  3. KÖŞE YAZISI
  4. Yaşayan Değerlerimize Vefa !

Yaşayan Değerlerimize Vefa !

featured
Paylaş

Bu Yazıyı Paylaş

veya linki kopyala
Sanat bazen gürültülü bir kalabalığın içinde kaybolur; bazen de toplumun çığlık atmayan, ama derin izler bırakan insanlarının omzunda sessizce yürür.
Kardelen Sanat Derneği’nin yıllardır sürdürdüğü “Yaşayan Değerlerimiz” projesi işte bu sessiz yürüyüşün görünür hâle getirilmiş hali ve ben de bu projeyi hayata geçiren ilk kişi olmakla gurur duyuyorum.
Aslında bu konuyu yazmak ve yazmamak arasında kalmıştım-ki yazmamın doğru olacağını düşünerek bu projenin sadece ödül projesi olmadığını anlatmak istedim.
Bugünün popülerlik rüzgârlarına kapılmadan, uzun yıllar emek vermiş, üretmiş, topluma kültürel anlamda katkı sunmuş isimleri sahneye çıkaran bir vefa duruşu…
Bu proje, salt bir ödül töreni değil, ödül gecesinin arkasında köklü bir anlayış var:
Sanatı üretenlere değer vermek, bu ülkenin kültürel hafızasını diri tutmak, toplumun örnek aldığı sanatçıları hayattayken onurlandırmak…
Bu yaklaşım, ne yazık ki kültür dünyasında sık rastlanan bir davranış değil. Çoğu zaman sanatçıların kıymeti, eserleri ve hayat hikâyeleri ancak yıllar sonra fark ediliyor. Oysa Kardelen Sanat Derneği, “Sanatçıya vefa yaşarken verilmeli” diyerek yıllardır bu boşluğu dolduruyor.
“Yaşayan Değerlerimiz” programının bir başka önemli özelliği ise ödül verilen isimlerin yalnızca sanatsal başarılarıyla değil, özel yaşamlarındaki duruşlarıyla da topluma örnek olmalarıdır. Yani burada alkışlanan sadece bir kariyer değil; ahlak, çalışkanlık, toplumsal sorumluluk, insanlık ve üretme iradesidir.
Bu yönüyle projemiz, popüler kültürün hızlı tüketilen başarı anlayışına bir itiraz niteliği taşıyor.
Sanatçılarımızın çoğu sanat dalında sanatsal üretimin yanında örnek kişilikleriyle derneğimiz tarafından ödüllendirilmiş olması, programlara dair “sanat + saygı + toplumsal değer” eksenini çarpıcı biçimde vurguluyor.
Bizler, bu toprakların, bu halkın gerçek kültür değerlerini yaşatma arzusundayız. Maalesef popüler kültür öne çıkarken, geleneksel, derin ve köklü sanata, edebiyata ve toplumsal değerlere vefa borcu hissediliyor ve bizler de bu eksikliği tamamlama çabasındayız.
Etkinliklerimizde dikkat çeken bir diğer boyut da toplumsal duyarlılık. Girişte okunan kitapların köy okullarına gönderilmesi, dezavantajlı bireylerin etkinliklerde yer alması, şiir ve müzik şölenleriyle genç yeteneklere alan açılması… Bütün bunlar, derneğimizin ödül vermekten öte bir misyon taşıdığını gösteriyor.
Yani sanatın sosyal bir sorumluluk olduğuna dair güçlü bir hatırlatma…
Bugün kültür alanında pek çok şey değişiyor; hız, görünürlük ve popülerlik, derinliğin önüne geçiyor. Böyle bir dönemde Kardelen Sanat Derneği’nin “Yaşayan Değerlerimiz” projesi, hem geçmişe saygı hem geleceğe köprü niteliğinde.
Her ödül töreni, sadece bir sanatçının hayatına değil, ülkenin kültürel hafızasına da bir not düşüyor…
Bu ülkenin gerçek değerlerine temas eden her çalışma gibi, bu projenin etkisi yıllar sonra daha da net anlaşılacak. Çünkü sanatın değerini zaman belirler; vefanın değerini ise insanlar…
Kardelen Sanat Derneği, bu vefanın kurumsal karşılığı olarak kültür tarihimize sessiz ama güçlü bir iz bırakmayı sürdürüyor ve sürdürmeye de devam edecek…

Bir Cevap Yaz Recep İptal

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir

1 Yorum

  1. Kalemene ve yüreğine Sağlık Başkanım.

    Cevapla
Giriş Yap

Yeni Odak Gazetesi ayrıcalıklarından yararlanmak için hemen giriş yapın veya hesap oluşturun, üstelik tamamen ücretsiz!